Bir Estetisyenin Ameliyatsız Yüz Germe Tecrübesi: Hikayesini Ondan Dinleyin
12 yıl önce DK Klinik’e iş görüşmesi için geldiğimde, bekleme odasında o zamanlar yeni yeni popülerleşen botoks uygulaması yaptırmaya gelen kişileri hemen fark etmiştim.
Bulunduğum sektörde botoks adeta bir devrim olmuştu. Çünkü ilk defa bir uygulama yaşlanmanın etkilerini ortadan kaldırma iddiasını hakkıyla gerçekleştiriyordu.
Memnuniyet oranı o kadar yüksekti ki, gelenler deneyimlerini yakınlarına aktarıyor ve botoks için gelenler sürekli artıyordu.
Aklımdan o zamanlar şunu geçirmiştim. Bugün böyle bir devrim gerçekleşebiliyorsa gelecekte estetik alanında neler olabilirdi?
Sanırım şu anda o zamanlar ‘’gelecek’’ diye düşündüğümüz zamanın içindeyiz çünkü tecrübelerim ve gördüğümüz sonuçlar iple yüz asma olarak da anılan ameliyatsız yüz germe işleminin estetik alanında yeni bir devrim olduğunu gösteriyor.
İşlemin gerçekten büyük avantajları var. Bunlardan bazılarını söyleyeyim:
Ameliyatsız bir işlem olduğu için minimum düzeyde acı hissediyorsunuz, ameliyat söz konusu olmadığı için iyileşmeyi beklemiyorsunuz, işlemden hemen sonra normal hayatınıza kaldığınız yerden devam edebiliyorsunuz, herhangi bir iz kalmıyor, etkisini hemen görmeye başlıyorsunuz…
Bugüne kadar bir DK Klinik çalışanı olarak bana da botoks, çeşitli dolgu uygulamaları, lazer epilasyon, cilt gençleştirici lazer uygulamaları, kimyasal peeling gibi birçok işlemi uyguladık. Fakat hem 38 yaşıma gelmemin etkisiyle hem de etkisine inandığım için ameliyatsız yüz germe işlemini dermatoloğumuz Meltem Hanım’dan bana uygulamasını rica etmeyi düşünüyordum.
Yoğun bir çalışma günü sırasında verdiğimiz kısa bir kahve molasında, doktorumuz Meltem hanımın yüzüme dikkatlice baktığını görünce, yüzümde kahve lekesi oldu sandım.
“Ne oldu?” diye ona sorunca, birden bana:
“Azime sana iplik yapacağım, akşam son hastamız kaçta, hiçbir yere gitmiyoruz” (adeta aklımdan geçenleri okur gibi) dedi.
Her ne kadar aynı şeyler benim de aklımdan geçse de o gün hiç hazırlıklı değildim, benim için tam bir şok oldu.
(Dedim ya birkaç gündür ben de işlemi yaptırmayı aklımdan geçiriyordum.)
Belirtmeliyim ki işlemi yaptırmak istememdeki tek sebep ‘’daha genç’’ görünmek değildi. Eğer kliniğimize daha önce geldiyseniz biliyorsunuzdur ki, ön görüşmeleri kliniğimizde genellikle ben yapmaktayım.
Dolayısıyla herhangi bir hizmet hakkında bilgi almak isteyen kişiler işlemle ilgili bilgileri öncelikle benden almakta. Onlara kendi üzerimde deneyimlemediğim, etkisine inanmadığım bir işlemi önermektense, deneyimleyip sonuçlarını gördüğüm işlemleri anlattığımda kendimi daha rahat hissediyorum. Bu sayede süreç boyunca neler yaşayacakları, nasıl bir sonuçla karşılaşacakları gibi konularda rahat bir şekilde yol gösterebiliyorum. Dolayısıyla kendimi sizin yerinize koyabilme şansım oluyor.
Meltem Hanım adeta düşüncelerimi okurcasına böyle bir teklif yapınca bu teklifi reddetmem mantıksız olurdu.
Gerisi tahmin ettiğiniz gibi, bu konuşma geçtiği gün mesai bitiminde işleme koyulduk…
O zaman lafı daha fazla uzatmadan işlem hakkındaki tecrübelerime geçeyim.
Öncelikle duyulacak ağrıyı hafifletmek için lokal anestezi yapılıyor. Bazı hastalarımıza ise hafif bir genel anestezi yapabiliyoruz. Acı eşikleri kişiden kişiye göre değiştiği için ne tip bir anestezi yapılacağına doktorunuzla görüşerek karar veriliyor. Cildim ve ben yıllardır kozmetik işlemlere alıştığımız için lokal anestezi yeterli oldu.
Uygulama temelde, alerjik yapısı olmayan ve zamanla cilt altında eriyen özel üretilmiş ip şeklindeki materyallerin cilt altına yerleştirilmesi ve üzerinde bulunan minik çıkıntılar sayesinde aşağı doğru sarkmış cildin yukarı doğru toparlanması esasına dayanıyor.
Bu konuda kişiye göre ya da soruna göre o kadar çok farklı ürün var ki, ayrıca bunların da hem kendi içlerinde hem de birbirlerine göre oldukça farklı uygulanma teknikleri var ki, gerçekten tecrübe önem kazanıyor.
Benim uygulama sırasındaki bir resmimi ve kısa video çekimi izleyerek bir fikir edinebilirsiniz.
İşlemden sonraki gün yeniden işbaşı yaptım. İşlemden sonraki bir iki gün işlemin doğası gereği yüzümde şişlikler ve yer yer morarmalar vardı. İşe gelmemi engelleyecek boyutta değildi, makyajla rahatlıkla kapatabildim. Eğer şişliklerden dolayı çekiniyorsanız işlemi Cuma gününe denk getirerek hafta sonunda şişlik ve morarma gibi etkilerin Pazartesi gününe çok azının sarkmasını sağlayabilirsiniz.
İşlemden bir hafta sonra yüzümdeki ödem ve şişlik gözle fark edilir seviyenin altına düşmeye başladı.
İşlemden 3 ay sonra ise etki mükemmel seviyeye ulaşmış durumda. Cildimin gençleştiğini net şekilde görebiliyorum.
Ne farklılıklar oldu? Açıkçası bana yapılan hafif bir uygulama idi, çok fazla sayıda ip kullanılmadı. Alt göz kapağımın altındaki gözyaşı oluğunun derinliği azaldı ve o bölgede sıkılaşma oldu. Burun ile yanak arasında bulunan nazolabial hattın derinliği azaldı. Dudak köşelerimde biraz yükselme oldu. Ancak en önemlisi yüz ovalimdeki sıkışma, toparlanma idi. Yüzümün genişliği azaldı ve daha feminen bir görünüm olması sağlandı.
Kısa kısa notlar:
- Eğer bıçak altına yatmaktan korkmuyorsanız, ameliyatlı yüz germe işlemi de mükemmel sonuçlar veriyor. Günümüzde estetik işlemler giderek cerrahi müdaheleye gerek olmadan yapılmaya başladı ve neredeyse sonuçları aynı etkide olmakta. Kısacası ameliyat masasına yatıp alacağınız sonuçlara çok yakın sonuçları ameliyatsız işlemlerle almaya başladık. Ameliyatsız yüz germe işlemi bu örneklerden belki de en önemlisi.
- Estetik işlemler için hastaların tavsiyelerinin yer aldığı dünyadaki en önemli sitelerden biri olan, realself.com’a göre her 100 hastadan 82’si ameliyatsız yüz germe işlemini tavsiye ediyor ki bu sektörümüzde iyi bir oran olarak kabul ediliyor. Diğer bir deyişle işlemi yaptıran kişilerin büyük bir kısmı gerçekten memnunlar.
- İşlemin, yüz gerdirme ameliyatına göre birçok avantajı var. Örneğin memnun kalmazsanız eski halinize dönebilirsiniz. Fiyatı cerrahi seçeneklere göre oldukça uygun. Cerrahi işlemlere nazaran taşıdığı sağlık riskleri çok düşük. Ameliyattan sonra yaşayacağınız ağrılara göre çok daha düşük bir düzeyde ağrı ya da acı yaşıyorsunuz.
- Yaklaşık 2 ile 3 sene etkisi sürmekte ve tekrar rahatlıkla uygulanabilmekte.
- Bu işlemin maliyeti de genellikle merak konusu oluyor. Elbette ameliyatlı çözümlere göre çok daha hesaplı. Fiyatı kullanılacak ip sayısı ve modeli oldukça etkilemektedir. 2000 ile 5000 TL arasında değiştiğini söyleyebilirim. Benim işlemimin maliyetinin ne kadar olacağını da sanırım merak etmişsinizdir. Benim uygulamamın maliyeti 2500 TL dolaylarında idi.